top of page

Yavaş Yaşamın Gücü: Hızlı Olmayan Her Şey Neden Daha Anlamlı?

  • Yazarın fotoğrafı: nazlicantosunn
    nazlicantosunn
  • 7 Tem
  • 3 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 7 Eyl

Yavaş Yaşam Nedir? Neden Daha Anlamlıdır?

Kendine Dönmenin Yolları Nelerdir?

İçsel Sessizlik Nasıl Kurulur?


Belki de bu soruların cevabı uzun cümlelerde değil...

Bir çayın buharında saklıdır.

Belki de cevap,

o sabah acele etmeden uyandığın andadır.


Ben bugün öyle bir sabaha uyandım.

Ve gün boyunca hızın değil, farkındalığın içinden

geçtim.

Şimdi seni de bu yolculuğa davet ediyorum.

Birlikte yavaşlayalım.

Çünkü bazı güzellikler sadece yavaşken görünür.


Sabah: Sessizliğin İçinden Gelen Çağrı


Gözlerimi açtığımda gün çoktan başlamış gibiydi.

Ama bu kez başlatan ben değildim.

Bir acele yoktu.

Sanki zaman da biraz yavaşlamıştı benimle birlikte.


Telefon bir kenarda duruyordu,

hala sessizdeydi - ve bu iyi geliyordu.


Kafamda listeler dolanmıyordu bu sabah,

ama içimde bir yön vardı:

bugünü yaşamaya dair,

acele etmeden, hissetmeyi unutmadan...


Odanın duvarında dans eden sabah ışığı,

Mutfağa yürürken seramiğe dokunan ayaklarım,

Aynaya yaklaştığımda gözlerimin içinde duran bambaşka bir ben.


Hiç biri sıradan değildi bugün

Her biri bana bir şey söylüyordu:


"Bugün sadece geçip gitme. Bugün fark et."


Ve ben, bu sabah...

yaşamın tam içinde, ama biraz daha derindeydim.


Öğle: Günün İçinde, Kendime Açtığım Bir Alan


Sabahın serinliği yavaş yavaş yerini günün ısısına bıraktı.

Ama içimde hâlâ o dinginlik vardı.

Yapılacak işler zihnime uğruyordu.

Ama bu kez onlarla savaşmadım.

Sadece ertelemeden önceliklendirdim.

Ve önce... Kendime geldim.


Pencerenin önünde oturdum.

Gökyüzüne baktım.

Kuşlar bir oraya bir buraya uçuyordu.

Rüzgarın yapraklarda bıraktığı izi izledim uzun uzun.

O an, yapılması gereken hiçbir şeyin olmadığını fark ettim.

Sadece olmam gerekiyordu.

Ve zaten oradaydım.


Bu, yavaş yaşamın gerçek anlamıydı belki de.

Zamanı yavaşlatmak değil,

zamanın içine yerleşmek.


Ardından bir çay daha koydum.

Ama bu kez sadece içmek için değil.

O çay bana bir şey anlatıyordu sanki.

Her yudumda bir parçam çözülüyordu:

Gerginlik, acele, suçluluk, yorgunluk...


O öğle saatinde ne büyük kararlar aldım...

Ne büyük işler başardım.

Ama içimde bir şey sessizce "şifa" dedi.

Ve sustu.


Yavaş Yaşam Nedir ve Neden Önemlidir?


Yavaş yaşam, bir eylem biçimi değil...

Bir varlık hâlidir.


Hızdan kaçmak değil bu.

Ama hızla yitirdiğimiz şeyi

yani kendimizi

yeniden bulmaya niyet etmektir.


Sabah çayı ocakta ısınırken bekledim.

Ama o bekleyiş...

sadece bir zaman geçirme hâli değildi.


Ben orada vardım.

Kokularla, seslerle, nefesle...

Var olmak için bir şey yapmak zorunda olmadığımı hatırladım.


"Yavaş yaşamak nedir?" sorusunun cevabı:

Hiçbir yere gitmeden kendine varmak.

Öğleden Sonra İçsel Sessizliğin İçinden Geçmek


Günün geri kalanı da aynı ritimde aktı.

Hızlı değil...

Ama dolu.


Telefonumu açmadım.

Sosyal medya yerine gerçek pencereye baktım.

Kuşlara, rüzgara, güneşin değişen tonlarına...


Ve her baktığım şey,

bir duyguyu açığa çıkardı:

  • Özlemi

  • Sükuneti

  • Şefkati

  • Belki biraz da hüznü.


Ama bu sefer hiçbir duygudan kaçmadım.

Çünkü yavaş yaşamak,

kendine yabancılaşmamayı seçmektir.

Kendini bütün halleriyle ağırlamaktır.


Günlük Ritüellerle Yavaş Yaşamı Desteklemek


Bugün yaptığım her şey küçüktü.

Ama etkisi çok derindi.


Çayı içmeden önce buharı izledim.

Pencerede on dakika oturdum. Sadece baktım.

Defterimi açtım, tek bir kelime yazmadan sadece dokundum.

Ve gün ortasında hiçbir şey yapmadan durdum.


Yavaş yaşam felsefesi tam olarak budur:

Günlük ritüellerle kendine yaklaşmak.
Hiçbir şey yapmamak değil,
her şeyi hissederek yapmak.

Akşam: Işık Azalırken İçimde Parlayan Sessizlik


Güneş batarken, odanın ışığı da değişti.

Duvarlar biraz daha suskun,

ben biraz daha farkında...


O an içimden bir cümle yükseldi:


"Bugün hiçbir şey başarmadım.

Ama bir şeyi hatırladım:

Kendimi."


Yavaş yaşamın en büyük armağanı bu belki de:

Dış dünyanın seni alkışlamasına gerek kalmadan içsel bir bütünlüğe varmak.

Küçük Bir Sessizlik Ritüeli


Şimdi, senden sadece 3 dakika istiyorum.

Gözlerini kapat.

Derin bir nefes al.

Ve içinden şu üç kelimeyi geçir:

"Ben buradayım. Yavaşladım. Ve fark ettim."

İşte şimdi yeniden başladın.





Bu Yazıyı Neden Yazdım?


Çünkü biliyorum,

sen de bazen yoruluyorsun.


Her şeyi yetiştirmeye çalışmaktan

Hep bir şeyler yapma zorunluluğundan

Kendini sadece üretince değerli hissetmekten.


Ama işte bu yazı...

O zincirlerden biri kırıldığında ne olacağını gösteriyor.

İçinde hala sessiz bir yer var.

Ve orası hala seni bekliyor.


yavas yasam

1 Yorum


Misafir
07 Eyl

Hep koşuyoruz hiç durmadan ne etrafa ne kendime bakıyorum durup bakmaktan bakmaktan korkuyornm galiba

Beğen

© 2025 Sessizlikle Konuşanlar. Tüm hakları saklıdır.

bottom of page